yağmur beklemediğin anda yağar, planlarının üstüne, sokağın ortasında yürürken,
atlar hep kaybetmeye koşar, sen orada son şansını beklerken,
meryem şifasını arar, hemen yukarıda hurma varken,
insan belasını arar, ortada iyilik umudu dururken.
hiç beklemediğin bir anda yumruk yersin, o kadar severken,
onun 6 dakikalık bir şarkı gibi bitmesini istemezdin, kulağına bu kadar hoş gelirken,
ıslatmayı kendin becermek isterdin, jel orada akarken
kırmızı iç çamaşırını tercih eden, herhangi biri gibi olmak isterdin pembesi orada seyir ederken,
umudunun diri kalmasını isterdin, son bir kez sesini işitirken,
uyumadan koklamak isterdin, daha henüz işten çıkmışken,
eyüp gibi sabır isterdin, kötülüklere boyun eğmezken,
boyun eğdin şimdi kötülüklere,
iyilik arayışındayken,
farkettin geleceğinin karanlığını,
geçmişini bu kadar konuşmayı severken,
boynuna geçirdin dar ağacını,
intihar konusunda şaka yapmazken,
yine ölmek istedin,
bu kadar şey başarmışken,
ve yine yaşadın,
bu kadar daha başarısızken,
kayboldun kafaların altında,
fikirler beyninde uçuşurken,
durdun oracıkta,
belki geçip gitmen gerekirken,
attım bende kalan kilodunu, sütyenini,
başkasına giydirirken,
kaldı geride iyi hatıralar ve gülümsemeler,
arkadaşlar ile laflarken,
döndüm ben artık sırtımı sana,
ezdim ayağım ile kafanı,
ya bu böcek sensen ya da bensem diye düşünürken,
yağmur yağmaya başladı,
hiç beklemediğim bir anda.
sokağa baktım,
cızbız köfteci sağda,
aldım yarım ekmek,
geri yürüdüm sokağıma,
bu yokuş çok zor,
ayaklarım asla gitmiyor,
ben kalmak istiyorum,
o geri çağırıyor,
son kez bakıyorum yokuşa,
bu sefer başaracağım diyor,
meydan okuyor bana,
çıktıkça kayıyor aşağıya,
elimi tutuyor lara,
gel diyor,
buraya.
gidiyorum ona,
dokunuyorum vücuduna,
hiçbirşey giymemiş altına.
saf insan diyorum,
düşünceleri çıplak,
bana bakışı diyorum,
ne kadar alçak,
kirpikleri uzun,
gözleri lombak,
göbeği hafif çıkık,
saçları kıvırcık,
bir çatlak,
hayat gibi diyorum insan,
kaybetmeye mahkum,
bakıyor yine yüzüme,
avanak avanak,
kalk diyorum,
giyin en iyisi,
sil üstünü
getiriyorum peçeteyi,
sütyenimi attın diyor,
ha enayi,
nereden bilebilirdim,
hayat gibi olmayacağını,
bana giyerken onu,
gidince çöpe atmayacağını,
önlemimi aldım ben baştan,
bakma öyle yukarıdan,
sende bana zor olma,
gel tut elimi,
kaçalım gidelim yağmurdan.
https://open.spotify.com/track/2LawezPeJhN4AWuSB0GtAU?si=V_TCCiDvT4WAydnoBTd-xw