eski sevgilinden kalma prezervatifler ile sevişir,
'yaptıklarım arasında en iyi seks buydu' yalanını duymak isterdim.
mahallenin abilerinden ve pornolardan öğrendiğim seks pozisyonlarını denemek için dünden düşünürdüm vücudunu, başarısız olurdum genelde ama yine de inanırdım yalanlarına.
zira erkeklik gururu 350 lira viagraya verecek kadar hassas, gerçekten iyi bir seksten sonra 'itiraf etmek gerekirse diğerlerinden daha iyiydi/n' cümlesini duymayı bekleyecek kadar çocuksu.
spermlerimi şu ana kadar kimsenin dokunmadığı yerlerinde dolaştırmak isterdim, tıpkı senin hiç görmediğin şehirlere,ülkelere gitme arzun gibi.
fransa gibi mesela.
normandiya'yı işgal eden naziler gibi el koymak isterdim vücuduna,
almanya da kant'ın yürüyüşünü planladığı gibi düzenli bir hür-gür çıkarmak her gün.
devletinin yalanlarına inanan türk halkı gibi inanmak isterdim sana, dilin yalan söylemekten başka işlevlerini vücudunda göstermek isterdim tüm insanlığa.
bir çocuğun ilkokul heyecanını çözmek isterdim, cahilliğimi gidermek isterdim seninle.
'oku baban gibi eşek olma' mottosunu 'seviş baban gibi duraksar olma' diye söyletmek isterdim tüm insanlığa,
vücudun benim için bir gitardan farksızdı aslına bakarsan, her dokunduğum telde evrensel aşk notalarını duyardım.
'sen benim için çok farklısın, seni sonsuza kadar seveceğim,
hiç ayrılmayalım olur mu?'
en sevdiğim notalardı, nice şarkılar çıkmıştı bu notalardan.
prezervatiflerin bizi savaşlardan ve fakirlikten korumasını beklemediğim için seksten korumasını da hiç istemedim, eski sevgiline dönüşmek istemedim.
sevişmekte siyasi bir meseleydi bende, gözlerini spermler ile kaplayıp gördüğün şeylere tepkisiz kalma diye dünya ağaç nüfusunu azaltıyoruz.
amerikalı gibi sevişmekten, vücudunu ele geçirmekten kaçıyordum. benden önce kaç kişi fethetmiş bilmiyorum ama farketmemişler oranın amerika olduğunu,
hiç kimsenin keşfetmediği yerleri sırf 'burada ben ilkim' diyebilmek için keşfetmek beni colomb yapar mı?
ama eminim en iyi ben sömürdüm sevgilim!
ya da sömürge yalanlarına inanmak istedim,masum gördüm.
liberaller gibi zannederdin özgürlüğü, o kadar sınırsız o kadar ütopik.
bilmezdin ki attığın her özgürce,cesurca adım beni ne kadar sarsardı.
zira ben senin faşistindim, benden başka/benden önce/benden sonra kime dokunduysan/kimle konuştuysan/kimle konuşacaksan onları engelleyen,unutturmaya çalışan bir big brotherdım.
aslım sosyalisttir,sadece sana faşistim diye kızardın,vajinana spermden ağ örmüştüm benden başka biri girince derinliklerine fark edebileyim diye.
kıskanmakta dahil midir faşizme?
dünya tarihini senin bedenin üzerinden tekrar yorumlamak istiyorum
Adem ile havva'nın günahını,
Habil ile Kabil'in cinayetini,
yazının bulunuşunu,
İstanbul'un fethini,
osmanlı'nın yıkılışını,
23 nisan'ı ilk defa kutlayan çocukların heyecanını,
eskiye bağlılığımızı bir antikacıya satmak istiyorum eğer 3-5 para verirse,
seninle yeniden öğrenmek/yaşamak istiyorum aslında
izlediğin filmlerdeki bütün erkek karakterler olmak, en tehlikeli anlarımızı dublör olmadan yaşamak, gitmek istediğin yerleri gitmişçesine anlatmak, gittiğimiz yerlerden yeni organlar,harfler ve yeşillikler almak.
sevgilim,
seks politiktir, sekse giden yol pahalıdır,sekste devamlılık önemlidir, kolektiftir, özgürdür...
kalk yerinden şimdi sil gözündeki spermleri, bir daha bak dünyana! insanların birbirini ağırlık olarak gördüğü, fazla geldiğimiz dünyaya!