İlk kitabımı daha bugün elime alabildim.
Zorlu dönemler,çıldırmada zirve anları ve ölüme yaklaşmalar...
Bunları yaşadıktan,yazdıktan sonra küçük bir gülüs ile kendi kitabını koklamak,kapağına dokunmak fena bir haz vermiyor değil! :)
Peki ne yazdım ve ne anlattım?
İnsanlığın korkularını,dertlerini,problemlerini ve sıkıntılarını anlattım.
Kendimi anlattım,dünyamı betimledim,huzursuzluğumu yazdım.
Albert Camus'un 'Hayat yaşamaya değer mi değmez mi?' sorusuna cevap aradım.
Almanya'da ki münzeviyi Schopenhauer'un mutsuzluğunu irdeledim.
Kierkeegaard'ın yolundan gitmeye çalışarak 'Ya/Ya da'ları ve edebi varolusçuluğu anlatmaya çalıştım.
Yer yer karşımde Epiktetos var gibi durdum,duvarla konuştum.
Yer Yer Tezerimi düşündüm yazdım.
Ölümün,intiharın manasını aradım durdum ve bulduklarımı azap ceken ruhlarınızın azabını azaltmak için yazdım...
Eleştiri ve katkılarınıza sonuna kadar açığım. Bu yapıcı elestirileriniz ikinci bir kitaba hazırlık olacaktır,ya da simdiden bir yerlerde hazırdır bile...
Merak edip okumak isterseniz bazı şehirlerde şubelerden edinebilir ya da;
https://www.kitapyurdu.com/kitap/azap-ceken-ruh-olumintihar-ve-schopenhauer-/554500.html
Absürd dünyayı kavramanız dileği ile...