Yine kusma gereksinimi duyduğum bir gün.
Aslında bunu kendime yazıyorum,yayınlarmıyım yoksa diğer bazı yazılarım gibi çöpe mi atarım bilmiyorum.
Kafamda kavramlar yine deli gibi dans ediyor,özellikle sikindirik bir hastalık yüzünden zorla ev hapsi yaşadığımız, dünyadaki her zulmü unuttuğumuz bu dönemde beynim daha çok dolmaya başlıyıor
İnsanların ne kadar aciz varlıklar olduğunu bugünlerde daha iyi görüyorum.
Tek küçük bir sey hepimizi sokuyor deliklerimize,parası olanlar bile evinde uslu uslu oturuyor.
Fakat yine paralari ile showlarını yapmaya devam ediyorlar.
Neyse konumuz da bu degil,konu kendimim.
Nefret ettigim şeyler konu.
'Ah canım ne kadar kotu durumda insanlar' deyip doyumsuzluğun,hazzın pesinde koşan insanlar.
Zavallı varlıklar,ölüm geldiginde farkına varacaklar her şeyin ama artık çok geç olacak onlar için.
Çevrelerine bilinçli bir insan gelmedikçe sadece kendileri için çalışmaya,biriktirmeye devam edecekler, hiç ölmeyeceklermiş gibi..
Buna şaşırmıyorum artık insan doğası gereği egoist.
Yaşamını en üstün standartlarda idame ettirmek istiyor,eskiden yaşamak bile kafiydi.
O yüzden diyorum ya şimdilerde ki kölelik,antik dünyanin köleliğinden daha kotu.
En azından o kölelikte sahip senin kaçmandan korkuyordu .
Ya simdi? Bu zorlu donemde bile insanlar çalıştırılıyor,hiç kimse sesini çıkarmadan uslu uslu çalışıyor.
Ne için? Diğerleri daha çok para kazansın diye.
Gregor Samsa bir gün böcek olarak uyandı ama içinde işe gidemeyecek olmanın verdiği korku vardı.
Böcek olması umrunda bile değildi,ailesinin de umrunda değildi böcek olması
Bizlerde kimsenin umrunda değiliz.
Bazen ne için kime yazdığımı bile bilmiyorum.
Arkadaşlarımı düşünüyorum,yakınlarımı düşünüyorum bir kısmı hariç onlarda buyuk zenginlikler pesinde.
Oysa ruh değil mi önemli olan? Beden değil mi onun değerini küçülten? Yoksa yine ben mi komik düşünüyorun.
Hahaha isin garip tarafı dostlarım (?) kime sorsanız size diyecektir ki 'Sevilmek yeter,mutlu olalım yeter,güven çok önemli,yok ya insan samimiyeti seçmeli' diyecektir.
Ama onunla geçireceğiniz 2-3 aylık vakitte bu sözlerinde ne kadar samimiyetsiz olduğunu göreceksiniz.
Yukarıdakileri açacaktir size...
"Evet sevgi yeter ama ben buyuk evleri,güzel arabaları,özel uçaklari,yakışıklı/güzel insanları ve parayı da severim. Ben soyut sevgiyi değil somut sevgiyi severim'
"Mutluluk yeter evet ama ben tek bir yiyecekle mutlu olamam ki. Bana çok guzel bir yazlık almalısın. Güzel bir havuzu olmalı ki çocuklarımla rahat edeyim. Güzel bir telefonum da olmalı ki toplumdan ve olanlardan geri kalmayayım."
'Evet güven çok önemli ama baksana insanların hepsi birbirinin arkasından konuşuyor,sırtından ekmek yiyor. Ben neden bunu yapmayayım? İnsanların hepsi böyle bende bu sisteme alet olmalıyım,bende onların sırrını bilmeliyim ki ileride bana güvenmek zorunda kalsınlar."
"Samimiyette kesinlikle olmalı ama ben herkesle samimi olmalıyım,herkes beni iyi bilmeli ki bende samimiyetimi onlara gösterebileyim. Yoksa bir avuç insana samimiyetimi göstersem ne olur?'
O basta kurduğu masum cümleler tek tek bunlara dönüşecektir.
Sevdiğiniz insanların aslında ne kadar canavar olduğunu görünce bir süre göt gibi kalacaksınız öyle.
Ve kendi kendinizi sorgulayacaksınız 'Ben mi yanlış yapıyorum acaba?' diye
Bu da en acı soru olacaktır sizin için.
Onların yaptığını yapacaksınız. MAYBE?
Medyaya bakacaksınız,bir şeyler yazacak çizecek çekeceksiniz ve sistemin bir çarkı gibi işleyeceksiniz.
Belki bu sorgulamada onlardan başarılı olacaksınız ama aslında bunlarin koca bir hiç olduğunun da farkına varıp tekrar başa döneceksiniz.
Peki benim korkum nedir?
İnanın bunu bilmiyorum.
Başarılı olmak ne demek?
Pavese der ki 'Başarılı insan büyük şeyleri başarmış olan insan değildir,küçük şeyleri başarmış olan insandır.'
Ama Pavese insanlar basariyi o kadar değiştirdi ki...
Bunun farkında olmasan zaten kendini kalorifere baglayıp intihar etmezdin.
Her şeyi çabuk tüketmek o kadar kotu ki bunu yazamam bile.
Her şey çok çabuk tükeniyor.
İnsan tüketmeye başlıyoruz,mesela şöyle düşünün bir erkek-kız arkadaşınız var özelliklerine aşıksınız ama ona sürekli bir şeylerde eklemeye çalışıyorsunuz.
Çünkü belki daha iyilerini gördünüz ve elinizdekini de ona dönüştürmeye çalışıyorsunuz...
"Tüketmek" benim anahtar kelimem.
Her şeyi o kadar hızlı tüketiyoruz ki sevgi,ask,müzik,resim,kitap...
İnsanlar bu donemde sokağa çıkamadığı için, tüketemediği için çok kızgın çünku hepimiz o çarka girdik ve ruhlarımız bu çarkta paslandı,bedenlerimizi ise yeniliyoruz....